Fırça Kullanmadan Resim Yapmanın Yaratıcı Yolları

Fırça Kullanmadan Resim Yapmanın Yaratıcı Yolları

YAZAN: DİLEM CENGİZ

Birçok öncü sanatçı, tarih boyunca, tuvali fırçayla boyamak gibi geleneksel yöntemleri reddedip resim yapmanın yenilikçi yöntemlerini arar. Bu arayışa ilk girenlerden biri David Alfaro Siqueiros adındaki Meksikalı mural sanatçısıdır. Boyama tekniklerinin sınırlarını zorlamak için NewYork’ta Deneysel Atölye’yi kurar. Sanat tarihindeki önemli isimlerden bazıları farklı teknikleri deneyimlemek için bu atölyede bir araya gelir. 

Soyut dışavurumculuktan, sınırları zorlayan modern yaratıcı yöntemlere, hangi yöntem ve akımda olursa olsun ortaya bir sanat eseri koymanın en önemli şartlarından biri deney yapmaktadır diyebiliriz. Geleneksel yöntemleri bir kenara bırakıp parmak boya ile ellerini kirletmek veya yeni yaratıcı araçlar keşfetmek isteyenler için birkaç yönteme birlikte bakalım.

Sıçratma ve Damlatma

Jackson Pollock, rastgele hareketlerle pigmentleri tuvale sıçratarak resim yapan en tanınmış sanatçılardan biri. Onu ikon yapan tekniği, yerdeki tuvallere boyaları, sopa, mutfak aletleri ve çıplak elle sıçratma ve damlatmasıydı.

Ancak Pollock 1940’ların ortalarında resimlerini sergilemeden önce, Japon Zen Budist ressamları 15. yüzyılda mürekkebi sıçratarak deneyler yapıyorlardı. Günümüzde de birçok sanatçı, bu zamansız tekniğin versiyonlarını denemeye devam ediyor.

Çekme ve Kazıma

Çekme ve kazıma tekniği, genellikle, palet bıçağı ile boyayı çeken Hollandalı soyut dışavurumcu Willem de Kooning ve çalışmalarında sık sık bir silecek kullanan çağdaş ressam Gerhard Richter ile anılır. Sıçratma ve damlatma tekniğinde olduğu gibi, amaç, kullanılan aracın sanat eserinde ortaya çıkacak sonucu dikte etmesidir. Richter, bu yöntemi benimsemesiyle ilgili “Fırça kullanırken kontrolünüz vardır. Ancak bir silecekle kontrolü kaybedersin” der. Richter ıslak boya katmanlarını silecek ile sürükler, boyayı sıyırır, bulaştırır. Böylece hareketleri yüzeyde izler bırakır.

Pouring (Dökme)

Dökme tekniği, beklenmedik, girdaplı desenler üretmek için farkı renkteki boyaların tuval üzerine üst üste dökülmesidir. Tekniğin kökeni, 1930’lara, çalışmalarına “kazara resimler” diyen Meksikalı soyut dışavurumcu David Alfara Siqueiros’a kadar uzanır. Sıvı renk pigmentlerini ahşap panellere döken ve renklerin yayılıp birbirine bulaşmasına hayran kalan Siqueiros, tekniği ilerletir. Çalışmaları birçok sanatçıya ilham olur.

Parmak Boyama

Ellerin bir fırça gibi kullanıldığı bu teknik, sadece çocuklar için değil. Aksine empresyonist ressam Iris Scott, bu klasik oyun formunun inanılmaz sonuçlarını bize gösteriyor. Scott, canlı, ayrıntılı dokularla, büyük ölçekli hayvan portreleri yapıyor. Scott’un çalışmaları serbest gibi görünse de her bir tuval üzerinde çalışacağı kompozisyonu incelikle planlıyor.

Airbrushing

Airbrushing, boyayı eşit ve tutarlı bir şekilde püskürten bir hava fırçası yardımıyla, yüksek düzeyde gerçekçilik yaratan bir yöntemdir. 1800’li yıllarda bir fotoğraf rötuşlama aracı olarak ortaya çıkar. Günümüzde ise pürüzsüz, foto-gerçekçi geçişler elde etmek için tercih edilir. Bugün hala birçok çağdaş sanatçı, bu yöntemle hiperrealistik üretimler yapıyor. Özellikle, bu tekniği benimsemiş bilimkurgu sanatçısı H.R. Giger ile anılıyor. Ayrıca 1980’lerin başında icat edilen ve dijital formatta benzer bir etki yaratan bilgisayar efektleri de hala kullanılıyor.

Back to blog

Leave a comment

Please note, comments need to be approved before they are published.